inci küçük istanbul denmesinin sebebi, köyde hafız sayısı hem çok hemde kıraat istanbul ayarında okunurdu eskiden. haklı olarak bu ismi almıştır. şimdide öyle değilmi!
siteye bazı kodlar aracılığı ile zarar verilmesini önlemek amacıyla sistem otomatik olarak mesaj içeriğindeki noktalı virgül, üstten kesme işareti, parantez vb. bazı noktalama işaretlerini silmektedir. Bilgilerinize.
Yazılan yorumları sitedeki sayfaya aktaran sistem bazı noktalama işaretlerini yok ettiği için, son yazdığım yorumda bazı ifadelerin arasındaki anlam ilişkisi bozulmuş.
Eskiden bizim köye gelen meczuplardan biri köye “Küçük İstanbul” derdi. Bu sözün meczubun meçhul ruhunda neyi karşıladığını bilemiyoruz. Fakat ben bu sözü şöyle bir bağlamda değerlendirmek istiyorum:
Şehir seviyesinde İstanbul ve köy ölçeğinde İnci köyü çok farklı, zengin ve renki tabii yapısıyla adeta yer yüzünün bir özeti gibidir. Bir bakalım bu gözle İstanbula ve İnci Köyüne: Dağ ve tepe yeşil ve orman vadi, ova ve düzlük akarsu, deniz veya göl inişli çıkışlı, girintili çıkıntılı değişik tabiat görüntüleri. Mevsimden mevsime büyük ve çarpıcı değişimler.
Bu anlamda Oltu ve Erzurum çevresinde bu köyün emsali bir başka köy bulunduğunu sanmıyorum. Belki Artvin ve Rizenin yeşil ve puslu zirvelerini rakip olarak düşünebiliriz. Fakat bu yeşillik bile bir noktadan sonra tekdüze bir görüntü vermekten kurtulamamaktadır.
Bu açıdan bakınca tabiatın bu sevimli gelininin birçok usta ve amatör fotoğrafçıya ilham kaynağı olmasını daha iyi anlayabiliyoruz. Ve bundan sonra da nice fotoğrafçıların bin bir ışık, gölge ve renk derinliğini çehresinde taşıyan bu tabiat parçasının değişik bir görüntüsünü dondurma arzusuyla yollara düşeceğini tahmin edebiliyoruz.
Kadir Abi teşkkür ettim. yazan hatırı sayılır bir şair olunca insan bekliyor devamını. acaba son mısra ne diye.
her ne kadar içeriği gurbet koksa da köy türküleri gibi güzel bir kıta. tekrar teşekkürler.
çok güzel görüntüler bu görüntüleri sadece seyretmek yerine kısın 15-20 gün gidip bu manzarayı orada herkesin yaşamasını isterdim
MUSTAFAYA teşekkürler
Sevgili Mustafa bey kardeşim.Eline, gönlüne,canına sağlık. Bize gurbette köhnemişliğimiz içinde yıllardır özlemimi çektiğimiz,ama bir türlü gidemediğimiz ve hayatımızdan bir parça olan bu kış manzaralarını sıcak ocağımızdan seyrettirdiğiniz için,size şükranlarımı sunuyorum.O her zerresinde ayağımızın izi olan dağların yeşili kadar beyaza burunmeside ölüm beyazlığı değil gelinlik giymiş taze kız misalı sada zarif ve mahmurlu görünmektedir.
Dağlar bezendi karla
Gönlüm doldu efkarla
Doya doya ge
kar kış kıyamette, taa köyün başına çukur tarlaya çıkıp bembeyaz görüntüler getirdin penceremize… karlı tepelere çıkan ayaklarına kamerayı taşıyan ellerine ve herşeyden öteye soğuk kış gününün görüntülerini sıcak evlerimize taşıyan yüreğine sağlık. sağol mustafa…
yazın fotoğraf çekmek kolay. Önemli olan kış şartlarında böyle güzel fotoğraflar yakalayabilmek.Bu zoru başaran Mustafa AKTAŞı tebrik ederim.Emeklerine sağlık…
mustafa abi çok güzel olmuş
inci küçük istanbul denmesinin sebebi, köyde hafız sayısı hem çok hemde kıraat istanbul ayarında okunurdu eskiden. haklı olarak bu ismi almıştır. şimdide öyle değilmi!
siteye bazı kodlar aracılığı ile zarar verilmesini önlemek amacıyla sistem otomatik olarak mesaj içeriğindeki noktalı virgül, üstten kesme işareti, parantez vb. bazı noktalama işaretlerini silmektedir. Bilgilerinize.
Yazılan yorumları sitedeki sayfaya aktaran sistem bazı noktalama işaretlerini yok ettiği için, son yazdığım yorumda bazı ifadelerin arasındaki anlam ilişkisi bozulmuş.
Eskiden bizim köye gelen meczuplardan biri köye “Küçük İstanbul” derdi. Bu sözün meczubun meçhul ruhunda neyi karşıladığını bilemiyoruz. Fakat ben bu sözü şöyle bir bağlamda değerlendirmek istiyorum:
Şehir seviyesinde İstanbul ve köy ölçeğinde İnci köyü çok farklı, zengin ve renki tabii yapısıyla adeta yer yüzünün bir özeti gibidir. Bir bakalım bu gözle İstanbula ve İnci Köyüne: Dağ ve tepe yeşil ve orman vadi, ova ve düzlük akarsu, deniz veya göl inişli çıkışlı, girintili çıkıntılı değişik tabiat görüntüleri. Mevsimden mevsime büyük ve çarpıcı değişimler.
Bu anlamda Oltu ve Erzurum çevresinde bu köyün emsali bir başka köy bulunduğunu sanmıyorum. Belki Artvin ve Rizenin yeşil ve puslu zirvelerini rakip olarak düşünebiliriz. Fakat bu yeşillik bile bir noktadan sonra tekdüze bir görüntü vermekten kurtulamamaktadır.
Bu açıdan bakınca tabiatın bu sevimli gelininin birçok usta ve amatör fotoğrafçıya ilham kaynağı olmasını daha iyi anlayabiliyoruz. Ve bundan sonra da nice fotoğrafçıların bin bir ışık, gölge ve renk derinliğini çehresinde taşıyan bu tabiat parçasının değişik bir görüntüsünü dondurma arzusuyla yollara düşeceğini tahmin edebiliyoruz.
Mustafa gardaş eline emeğine sağlık.Bu resimlerin slaytıyla eskiden kar yağardı erzuruma şiirini buluştursan bence süper olur.
herkese selam…
Kadir Abi teşkkür ettim. yazan hatırı sayılır bir şair olunca insan bekliyor devamını. acaba son mısra ne diye.
her ne kadar içeriği gurbet koksa da köy türküleri gibi güzel bir kıta. tekrar teşekkürler.
Sevgili Zakir`,Şiirin kalan bölümünü merak etmene teşekkür ederim.Şiiri yazarken kışın yollar kapanırya bizimde yolumuz,mesaj bölümünün hışmına uğradı.Eh ne yapalım,köyümüz kış memleketi bizler alışığız karla kapalı yollarda yürümeye.Şiirin bir kıtasını tamamlayalımda dostların merakına mucıp olmasın.
Dağlar kapandı karla
Gönlüm doldu efkarla
Doya doya gezseydim
Burcunda nazlı yarla.
Hepinize selam sevgiler.
çok güzel görüntüler bu görüntüleri sadece seyretmek yerine kısın 15-20 gün gidip bu manzarayı orada herkesin yaşamasını isterdim
MUSTAFAYA teşekkürler
kadir abi,
sanki şiirin devamı varmış da sığmamış gibi.
kalan mısralardan bizi mahrum bırakazsın inş.
Sevgili Mustafa bey kardeşim.Eline, gönlüne,canına sağlık. Bize gurbette köhnemişliğimiz içinde yıllardır özlemimi çektiğimiz,ama bir türlü gidemediğimiz ve hayatımızdan bir parça olan bu kış manzaralarını sıcak ocağımızdan seyrettirdiğiniz için,size şükranlarımı sunuyorum.O her zerresinde ayağımızın izi olan dağların yeşili kadar beyaza burunmeside ölüm beyazlığı değil gelinlik giymiş taze kız misalı sada zarif ve mahmurlu görünmektedir.
Dağlar bezendi karla
Gönlüm doldu efkarla
Doya doya ge
bukadar güzel resimleri hazırlayan kardeşimize teşekkür falan az gelir kardeşim kendisini TAKDİR ediyor yeni resimler bekliyoruz ellerine sağlık.
kar kış kıyamette, taa köyün başına çukur tarlaya çıkıp bembeyaz görüntüler getirdin penceremize… karlı tepelere çıkan ayaklarına kamerayı taşıyan ellerine ve herşeyden öteye soğuk kış gününün görüntülerini sıcak evlerimize taşıyan yüreğine sağlık. sağol mustafa…
yazın fotoğraf çekmek kolay. Önemli olan kış şartlarında böyle güzel fotoğraflar yakalayabilmek.Bu zoru başaran Mustafa AKTAŞı tebrik ederim.Emeklerine sağlık…
bu fotoğrafları bu kadar zor şartlarda çekip de buraya taşıyan her insana yürekten teşekkür ederim..