İkinci Hikaye

“Kırmızı Gül Demet Demet adlı Erzurum türküsünün iki farklı gerçek hikâyesi rivayet edilir.” demiş savaş yıllarına dayanan birinci hikâyeyi nakletmiştik.

İkincisine gelince; bu hikâye fakirlik ve hasretlik hikâyesidir. Birincisi gibi bu da oldukça dramatik bir olaya dayanır. Olay şöyledir:

Erzurumlu bir ana, bilemediğimiz nedenlerle kocasını kaybetmiş ve küçük çelimsiz bir oğluyla kala kalmıştır. Fakirlik o kadar büyüktür ki ne yapsın ne etsin. Aynı durumdaki her ananın yaptığı gibi dantel, çorap, kazak, elişi örmeye başlar. Bunlarla geçimini sağlayacağını düşünür. Fakat Erzurum?da bunları satacak kimse yoktur. Çünkü herkes kendi örgüsünü örmektedir.

Çaresiz ana, küçük oğlunu Azerbaycan?a, Ermenistan?a, İran?a doğru giden kervanlara katar. Oğlan kervanlarla gider, elişi giysileri satar, dönerken dağlardan demet demet kırmızı güller toplar getirir anasına. Bu birkaç yıl devam eder. Tam fakirlikten kurtulup, biraz düzlüğe çıkacaklarken, çocuk Revan?a gittiği kervanla geri dönmez. Ana Erzurum?a gelen her kervanın önünü keser, oğlunu sorar, yolunu gözler, ama herhangi bir haber yoktur. Umutsuzca bekleyiş sürer gider. Sonunda, Erzurum?a dönen kervandakilerden biri, anaya oğlunun Revan?da hastalanıp öldüğünü haber verir.

Ayrılık, fakirlik, hasretlik, kader ve acı… Ana yıkılır, yüreği alev alır, acılarına türkü ile dayanmak ister? Erzurumlu talihsiz ana, işte orada “Kırmızı Gül Demet Demet” ağıtını yakar. (Bu hikâye TRT ekranlarında anlatılmıştır. Bu hikâye, türkünün sözleriyle birinci hikâyeden daha uyumludur ve dolayısıyla gerçeğe daha yakındır).

Kırmızı gül demet demet
Sevda değil bir alamet
(Balam nenni, yavrum nenni)
Gitti gelmez ol muhannet
Şol Revan?da balam kaldı.
(Yavrum kaldı, balam nenni).

Kırmızı gül her dem olmaz
Yaralara merhem olmaz
(Balam nenni, yavrum nenni)
Ol tabipten merhem gelmez
Şol Revan?da balam kaldı.
(Yavrum kaldı, balam nenni).

Loading

Bu yazıyı derecelendirmek için tıklayın!
[Toplam: 1 Ortalama: 5]